Doctor Who, küreselleşen dünyanın hızla ünlenen birkaç dizisinden biriydi. Dizi 2010'ların ortalarına kadar da popülerliğini korudu. Baş senaristin Steven Moffat olduğu dönemde reytingleri düşen dizide bir görev değişikliği yaşanıp Chris Chibnall baş senarist olduğunda reytingler önce hızla yükseldi ve zirveyi gördü. Ancak bu hızlı yükselişi hızlı bir düşüş takip etti ve dizide köklü değişimler yaşanacak bir sürecin içine girildi. Modern dönemin ilk baş senaristi Russell T. Davies yıllar sonra tekrar baş senarist olarak dönerken dizi de televizyondan Disney+ platformuna taşındı.
2005'te düşük bütçelerle yola çıkan dizi bunun eksikliğini hissettirmeyecek derecede yaratıcıydı. 1963'ten 1989'a kadarki klasik dönemin hayranı olan isimlerin elinde seri tekrardan yükselmişti. Elbette bu hayranlar sadece baş senaristler değildi. Örneğin David Tennant'ı daha küçük bir çocukken oyuncu olmaya yönlendiren Doctor Who dizisiydi. Yine Peter Capaldi çocukluğunda takıntılı bir Doctor Who hayranıydı ve 17 yaşındayken bu konu hakkında Bishopbriggs Times'a bir röportaj bile vermişti.
Liste Detayları: Bu listede birden fazla bölümde anlatılan en iyi hikayeler listelendi. Özel bölümler ve yeni bir sezonlandırma sistemine geçildiği için Disney+ dönemi listeye dahil edilmedi.
10)Extremis-The Pyramid at the End of the World-The Lie of the Land (Onuncu Sezon - Bölüm 6-7-8)
Aslında bu üç bölümün en büyük sorunu, üç bölümün de farklı senaristlerin elinden çıkmış olmasıydı. Bu nedenle anlatım gücünü her ne kadar yavaş yavaş kaybetse de, George Orwell'ın ayak izlerini takip ederek yazılan hikayede, gerçeklik pek çok açıdan sorgulanırken tüm olaylar Vatikan'dan CERN'e kadar uzanıyor ve On İkinci Doktor döneminin başından beri süren etik sorgulamalar da devam ediyordu. Hikayenin sonunun izleyicilerde beklenilen etkiyi yaratmaması da oldukça anlaşılırdı çünkü ''Extremis'' bölümü tüm Doctor Who tarihinin sayılı birkaç bölümü arasına girebilecek kadar iyi bir başlangıçtı.
9)The Zygon Invasion-The Zygon Inversion (Dokuzuncu Sezon - Bölüm 7-8)
Zygonlar her ne kadar Dalekler veya Siber Adamlar kadar popüler kötüler olmasa da özellikle modern dönemin en kritik hikayelerinde kendilerine yer buldu. Doktor, Zygonlar ve insanlar arasında sağlanan barışı bozmaya niyetli olan radikal bir Zygon grubunu durdurmaya çalıştığı bu hikaye bilim kurgunun politik gerilimle harmanlandığı güçlü hikayelerden biriydi.
8)The Stolen Earth-Journey's End (Dördüncü Sezon - Bölüm 12-13)
Bir dönem yavaşça kapanmaya başlarken Dalekler en güçlü geri dönüşünü yaptı ve Russel T. Davies ilk dört sezonu küçük detaylarla birbirine bağladı. Son bir macera için Onuncu Doktor'un tüm ekibi tekrardan toplanırken klasik dönemin önemli bir karakteri de tekrardan kendini gösterdi. Doktor ve Dalekler hariç herkese mutlu bir son veren bu hikaye, en başından sonuna kadar izleyicileri şaşırtmayı başardı.
7)The Pandorica Opens-The Big Bang (Beşinci Sezon - Bölüm 12-13)
Steven Moffat diziyi ele aldıktan sonra daha ilk bölümden R. T. Davies döneminden çok daha farklı bir yöntem izleyeceğini belli etmişti. Davies sezon boyu sürecek büyük hikayelerden çok birkaç bölüm süren kısa hikayeler anlatmayı tercih ediyordu. Moffat, küçük bir kızın duvarındaki çatlakla başlattığı hikayesini bu iki bölümle sonlandırırken hiç beklenmeyen bir şey de yaparak Doctor Who evrenini de değiştirdi ve yeniden başlattı. Ancak bunu hikayenin büyüklüğüne ters bir şekilde o kadar mütevazi yaptı ki izleyicilerin çoğu bunun farkına bile varmadı. Bu macera Steven Moffat'a Hugo Ödülleri'nde ''En İyi Dramatik Sunum'' kategorisinde dördüncü ödülünü kazandırdı.
6)Human Nature-The Family of Blood (Üçüncü Sezon - Bölüm 8-9)
Aslında orijinal olmayan ve 1995 yılında Paul Cornell tarafından yazılan bir Doctor Who romanı olan Human Nature'dan uyarlanan bu macera hayran kurgularının kimi zaman çok daha başarılı olabileceğini de göstermiş oldu. Doktor'un insan olmakla Zaman Lordu olmak arasında ikilemde kaldığı ve bir Zaman Lordu'nun gazabını düşmanlarına gösterdiği bu maceranın sonu tüm Doctor Who izleyicileri için şok ediciydi. Ancak bu son Chris Chibnall döneminde yayınlanan Doctor Who çizgi romanlarında değiştirilerek yarattığı etki yok edildi.
5)World Enough and Time-The Doctor Falls (Onuncu Sezon - Bölüm 11-12)
Her düşmanında kendinden bir iz bırakan On İkinci Doktor'un bu son macerası Doctor Who tarihinin en karanlık anlarını içeren ve Doktor ile yol arkadaşlarının yenilgisini anlatan bir trajediydi. On İkinci Doktor düşerken ezeli düşmanlarının doğuşuna ve yükselişine tanıklık etmesiyse bu trajedinin önemli noktasıydı. On İkinci Doktor'u canlandıran Peter Capaldi bu rolü bıraktıktan sonra verdiği bir röportajda Doctor Who'yu bu kadar ilgi çekici yapan şeyin ölümle ilgili olması olduğunu düşünüyordu ve bu macera da kendisinin oldukça haklı olduğunun kanıtıydı.
4)The Impossible Planet-The Satan Pit (İkinci Sezon - Bölüm 8-9)
Doktor pek çok defa kötülükle mücadele etse de bu hikaye mitlerin fantastik dünyasında gezinirken aynı zamanda Doktor'u ''nihai kötülük'' ile karşı karşıya karşıya getirdi. Bu hikayeyi iyi yapansa köşeye sıkışmışlık hissi, Doktor ve Canavar arasındaki diyaloglardı ve Lovecraftvari korku unsurlarıydı. Doctor Who'da bu hikayeden sonra da pek çok defa ''bir uzay üssünde mahsur kalma'' teması işlendi ancak hiçbiri bu bölüm kadar etkileyici olamadı.
3)The Empty Child-The Doctor Dances (Birinci Sezon - Bölüm 9-10)
Steven Moffat ve R. T. Davies iş birliğinin başlangıcı ve Kaptan Jack Harkness'in de Doktor'un maceralarındaki ilk görünüşü olan bu hikaye, II. Dünya Savaşı dönemi ile zombileri alışılmadık şekilde bir araya getiren hikayelerden biriydi. Doktor maceralarında pek çok defa farklı ''zombi yorumlarıyla'' karşılaşsa da en etkileyicisi her zaman bu hikaye oldu. Ayrıca Steven Moffat'ın Doctor Who'yu korkuyla sıklıkla harmanlayacağının habercisi olan bu macera, kendisine Hugo Ödülleri'nde ''En İyi Dramatik Sunum'' kategorisinde ilk ödülünü kazandırdı.
2)Silence in The Library-Forest of The Dead (Dördüncü Sezon - Bölüm 8-9)
Doctor Who'ya dair sevilen pek çok karakter aslında Steven Moffat'ın zihninden çıktı ve bu hikayede tanıtılan River Song da bunlardan biriydi. Her ne kadar River Song'un gelecekteki bölümlerde yer alması planlanmasa da Steven Moffat'ın baş senarist olmasıyla işler değişti. Böylelikle bir son gerçek anlamda bir başlangıç haline geldi.
1)Heaven Sent-Hell Bent (Dokuzuncu Sezon - Bölüm 11-12)
On İkinci Doktor'un en önemli özellikleri geçmiş enkarnasyonlarından parçalar taşıması ve sürekli olarak bir arayış ve sorgulama içinde olmasıydı. Belki de tam da bu yüzden bu hikaye, geçmişin hayaletleriyle yüzleşmesi açısından, kendisine fazlasıyla uygundu ve Doktor'un günü kurtarmadığı nadir hikayelerden biriydi.